Все страницы
Турецко-русский словарь | http://www.ansiklopedi.dilbydil.com | Энциклопедия турецкого языки
- Spagetti
- Spatula
- Spekülasyon
- Spekülatif
- Spiker
- Spor
- Spor alanı
- Spor aletleri
- Spor ayakkabı
- Spor bayramı
- Spor etkinlikleri
- Spor kıyafeti
- Spor sahası
- Spor salonu
- Spor salonuna gitmek
- Spor sitesi
- Spor takımı
- Spor yapmak
- Spor çeşidi
- Sporcu
- Sporsever
- Sportif
- Spot lamba
- Sri Lanka
- Stabil
- Stadyum
- Staj
- Staj yapma
- Staj yapmak
- Stand
- Standart dil
- Standartlaştırmak
- Star
- Stat
- Statü
- Step
- Step iklimi
- Sterilizasyon
- Sterilize
- Sterlin
- Stil
- Stil ikonu
- Stil sahibi
- Stimüle etmek
- Stok
- Stok durumunun değerlendirilmesi
- Stok numarası
- Strateji
- Stratejik
- Stres
- Stres altında bulunmak
- Stres atmak
- Stres yaratmak
- Strese yol açmak
- Stüdyo
- Su
- Su almak
- Su altı
- Su altı tüfeği
- Su aygırı
- Su bardağı
- Su baskını
- Su basmak
- Su birikintisi
- Su bisikleti
- Su buharı
- Su böceği
- Su böreği
- Su eklemek
- Su geçirmeyen
- Su geçirmez
- Su geçirmez yaygı
- Su gibi
- Su gibi akmak
- Su gibi bilmek
- Su haznesi
- Su kabarcığı
- Su kaplumbağası
- Su katılmamış yalan
- Su kayağı
- Su kaynakları
- Su kemeri
- Su kesintisi
- Su kullanımı
- Su miktarı
- Su musluğu
- Su parkı
- Su samuru
- Su sebili
- Su sesi
- Su seviyesi göstergesi
- Su süzmek
- Su tandırı
- Su taşkını
- Su taşımacılığı
- Su tedavisi
- Su terazisi
- Su tesisatçısı
- Su tesisatı
- Su topu
- Su yapısı
- Su ürünleri
- Su ısıtıcı
- Sual
- Sual sormak
- Suare
- Subay
- Subay yıldızı
- Subra
- Subye
- Sucu
- Sucuk
- Sucuk gibi islanmak
- Sucuklu
- Suda erir
- Suda ıslatmak
- Sudak balığı
- Sudan bahane
- Sudan ucuz
- Sufle
- Suhunet
- Suikast
- Suistimal etmek
- Sukabağı
- Sulak
- Sulama
- Sulama sistemi
- Sulamak
- Sulandırmak
- Sulandırılmış
- Sulanmak
- Sularında
- Sulh
- Sulhsever
- Sulhçu
- Sultanlık
- Sulu
- Sulu boya
- Sulu gözlü
- Sulu sepken
- Sumak
- Suna
- Sunak
- Suni
- Sunma
- Sunmak
- Sunu
- Sunucu
- Sunum
- Sunum yapmak
- Sunuş
- Supap
- Sur
- Surat
- Surat asmak
- Surat yapmak
- Suratlı
- Suratsız
- Suratını asmak
- Suratını buruşturmak
- Suratını ekşitmek
- Suret
- Suriye
- Suriyeli
- Sus payı
- Sus pus olmak
- Susam
- Susam helvası
- Susam yağı
- Susama
- Susamak
- Susatmak
- Suskun
- Susma
- Susmak
- Suspus olmak
- Sustalı
- Susturmak
- Susuz
- Susuzluk
- Susuzluğu gidermek
- Suteresi
- Suudi Arabistan
- Suvare
- Suvat
- Suya dalmak
- Suya düşmek
- Suya girmek
- Suyla seyreltme
- Suyunu çıkarma
- Suç
- Suç atmak
- Suç duyurusu
- Suç eylemi
- Suç filmi
- Suç işleme
- Suç işlemek
- Suç ortağı
- Suç unsuru
- Suçiçeği
- Suçlama
- Suçlamak
- Suçlanmak
- Suçlu
- Suçsuz
- Suçunu affettirme
- Suçunu affettirmek
- Suçunu itiraf etmek
- Suçüstü
- Suçüstü yakalanmak
- Svahili
- Sâri
- Sökmek
- Sökük dökük
- Sökülebilir
- Sökülmek
- Sökün etmek
- Sömüklü böcek
- Sömürge
- Sömürgeci
- Sömürgecilik
- Sömürgecilik dönemi
- Sömürgeleşmek
- Sömürgeleştirmek
- Sömürme
- Sömürmek
- Sömürü
- Söndürmek
- Sönmek
- Sönmüş
- Sönük
- Sönük kalmak
- Sörf
- Sörf tahtası
- Sörfçü
- Sörfçülük
- Söve saya
- Sövmek
- Sövüp saymak
- Söylem
- Söylemek
- Söylence
- Söylenmek
- Söylenti
- Söyletmek
- Söylev
- Söylev vermek
- Söylevde bulunmak
- Söyleyen
- Söyleyip durmak
- Söyleyivermek
- Söyleyiş
- Söyleşi
- Söyleşi programı
- Söyleşme
- Söyleşmek
- Söz
- Söz almak
- Söz anlatmak
- Söz arasında
- Söz açmak
- Söz birliği etmek
- Söz dinlemek
- Söz dinlemezlik
- Söz dizimi
- Söz duellosu
- Söz edilen
- Söz etmek
- Söz gelişi
- Söz geçirmek
- Söz hakkı
- Söz kabiliyeti
- Söz kesimi
- Söz kesmek
- Söz konusu
- Söz olmak
- Söz sahibi
- Söz sözü açar
- Söz taşıyıcısı
- Söz uzatmak
- Söz varlığı
- Söz vermek
- Sözce
- Sözcü
- Sözcük
- Sözcük bilimi
- Sözcük türü
- Sözcükbilim
- Sözde
- Sözdizim
- Söze başlamak
- Söze karışmak
- Söze son vermek
- Sözel
- Sözle
- Sözlendirilmiş
- Sözleşme
- Sözleşme ilişkisine girmek
- Sözleşme imzalamak
- Sözleşme yapmak
- Sözleşme yükümlülükleri
- Sözleşmek
- Sözleşmeli
- Sözleşmenin konusu
- Sözleşmeyi akdetmek
- Sözleşmeyi ihlal etmek
- Sözlü
- Sözlük
- Sözsüz
- Sözü açılmak
- Sözü ağzına takımak
- Sözü ağzında bırakmak
- Sözü ağzında gevelemek
- Sözü ağzında kalmak
- Sözü bağlamak
- Sözü dağıtmak
- Sözü geçer
- Sözü geçmek
- Sözü kesmek
- Sözü sağlam
- Sözü sözüne
- Sözü tartmak
- Sözü uzatmak
- Sözü çevirmek
- Sözüm ona
- Sözün ardı boşa çıkmak
- Sözün doğrusu
- Sözün kısası
- Sözünde durmak
- Sözünden caymak
- Sözünden dönmek
- Sözüne eklemek
- Sözüne yatmak
- Sözünü bilmez
- Sözünü esirgememek
- Sözünü geri almak
- Sözünü geçirmek
- Sözünü kesmek
- Sözünü tutmak
- Sözünün eri
- Sözünün eri olmak
- Söğüt
- Söğütgiller
- Söğütlük
- Sübyan koğuşu