Все страницы
Турецко-русский словарь | http://www.ansiklopedi.dilbydil.com | Энциклопедия турецкого языки
- Beyaz bayrak çekmek
- Beyaz eşya
- Beyaz frenk üzümü
- Beyaz kabuk
- Beyaz kartlı pilot
- Beyaz perde
- Beyaz peynir
- Beyaz yalan
- Beyazlaşmak
- Beyazımsı
- Beyazımtırak
- Beyefendi
- Beygir
- Beyhude
- Beyhude yere
- Beyin
- Beyin fırtınası
- Beyin göçü
- Beyin inmesi
- Beyin jimnastiği yapmak
- Beyin kanaması
- Beyin sapı
- Beyin takımı
- Beyin yıkamak
- Beyincik
- Beyinsiz
- Beyit
- Beyler gibi yaşamak
- Beynamaz
- Beyni atmak
- Beyrut
- Beysbol
- Beysbol sopası
- Beyzade
- Beyzbol
- Bez
- Beze
- Bezelye
- Bezelye çorbası
- Bezemek
- Bezenmek
- Bezenmiş
- Bezgin
- Bezik
- Bezir yağı
- Bezirgân
- Bezmek
- Beğeni
- Beğeniler kutusu
- Beğeniş
- Beğenmek
- Beş
- Beş katlı
- Beş kuruş para vermemek
- Beş para etmez
- Beş taş
- Beş yıl
- Beşaret
- Beşaret-i Meryem
- Beşer
- Beşeriyet
- Beşik
- Beşinci
- Beşiz
- Beşparmak
- Biat
- Biber
- Biber dolması
- Biber ekmek
- Biber turşusu
- Biberiye
- Biberlik
- Biberon
- Biberon emziği
- Biberonla beslemek
- Biblo
- Bidon
- Biftek
- Biftek mantarı
- Bifteklik
- Bigudi
- Bikini
- Bilakis
- Bilardo
- Bilardo salonu
- Bilardo topu
- Bilateral simetrili canlılar
- Bildik
- Bildiri
- Bildirim
- Bildirme
- Bildirmek
- Bile
- Bile bile
- Bilek
- Bilemek
- Bilen
- Bilerek
- Bilet
- Bilet gişesi
- Bilet rezervasyonu
- Bilet satış bürosu
- Bilet satış makinesi
- Bilet satışı
- Bileti göstermek
- Biletsiz binmek
- Biletçi
- Bilezik
- Bileşen
- Bileşik
- Bileşik tümce
- Bileşim
- Bilfiil
- Bilge
- Bilgelik
- Bilgi
- Bilgi alma
- Bilgi amaçlı
- Bilgi bulma
- Bilgi edinme
- Bilgi edinmek
- Bilgi günü
- Bilgi güvenliği
- Bilgi hazinesi
- Bilgi istek mektubu
- Bilgi işlem yönetimi
- Bilgi işleme
- Bilgi kuramı
- Bilgi panosu
- Bilgi vermek
- Bilgilendirici
- Bilgilendirme
- Bilgilendirmek
- Bilgiler toplamak
- Bilgileri değerlendirmek
- Bilgilerin iletilmemesi
- Bilgilerini tazelemek
- Bilgili
- Bilgilik
- Bilgin
- Bilgisayar
- Bilgisayar bilimi
- Bilgisayar kasası
- Bilgisayar korsanlığı
- Bilgisayar kullanmak
- Bilgisayar masası
- Bilgisayar oyunu
- Bilgisayar programcısı
- Bilgisayar tabanlı algoritmik sistem
- Bilgisiz
- Bilgisizlik
- Bilgiye aç olmak
- Bilgiç
- Bilhassa
- Bilim
- Bilim adamı
- Bilim dalı
- Bilim dili
- Bilim dünyası
- Bilim kurgu
- Bilim kurgu filmi
- Bilim müzesi
- Bilim âlemi
- Bilimkurgu film
- Bilimsel
- Bilimsel araştırma enstitüsü
- Bilimsever
- Bilincinde olmak
- Bilinen
- Bilinmek
- Bilinç
- Bilinçaltı
- Bilinçdışı
- Bilinçlendirmek
- Bilinçli olarak
- Bilinçsiz
- Bilir kişi
- Bilisiz
- Bilişim
- Billur
- Bilmece
- Bilmece sormak
- Bilmek
- Bilmeyerek
- Bin
- Bina
- Binaen
- Binaenaleyh
- Binbaşı
- Binde bir
- Bindirim
- Bindirmek
- Binek
- Binek arabası
- Binek atı
- Bini bir paraya
- Binici
- Binicilik
- Binilmemiş
- Biniş
- Biniş kartı
- Binlerce
- Binlerce kilometre öteden gelmek
- Binmek
- Bir
- Bir adam
- Bir adım gerilemek
- Bir adım ilerlemek
- Bir alay
- Bir an evvel
- Bir an önce
- Bir anda
- Bir ara
- Bir arada
- Bir arada bulunmak
- Bir aralık
- Bir araya gelmek
- Bir araya getirmek
- Bir ayak evvel
- Bir ayağı çukurda olmak
- Bir ağızda
- Bir ağızdan
- Bir ağızdan bağırmak
- Bir aşağı bir yukarı
- Bir başka deyişle
- Bir başka ifadeyle
- Bir başına
- Bir bir
- Bir bir anlatmak
- Bir boy
- Bir boyda
- Bir buçuk
- Bir bütün
- Bir daha
- Bir daha yüzüne bakmamak
- Bir dalda durmamak
- Bir damla
- Bir de
- Bir dediği iki olmamak
- Bir dediğini iki etmemek
- Bir defa
- Bir derece
- Bir deri bir kemik
- Bir dikişte içmek
- Bir dirhem
- Bir düziye
- Bir düşünmek
- Bir etki yaratmak
- Bir etmek
- Bir gelmek
- Bir gün
- Bir gün önce
- Bir haller olmak
- Bir hayli
- Bir hayli değişmek
- Bir iki
- Bir iki demeden
- Bir iki günlüğüne
- Bir incir çekirdeğini doldurmaz
- Bir insan
- Bir kalem
- Bir kalemde
- Bir kat daha
- Bir kaçamak yolu bulmak
- Bir kenara koymak
- Bir kenara çekmek
- Bir kere
- Bir keresinde
- Bir kimse
- Bir kimseden soğumak
- Bir kimsenin itimadına layık olmak
- Bir kimsenin koluna yaslanmak
- Bir kimsenin yanında cesareti kırılmak
- Bir kimseye bağlanmak
- Bir kimseyi gözü önünden ayırmamak
- Bir kişi
- Bir köşede durmak
- Bir lokmada yutmak
- Bir miktar
- Bir nevi
- Bir o yana bir bu yana savurmak
- Bir olmak
- Bir oturuşta
- Bir parça
- Bir pula satmak
- Bir sigara sarmak
- Bir sigara yakmak
- Bir solukta
- Bir sonraki
- Bir sözünü iki etmemek
- Bir süredir
- Bir sürü
- Bir tahtada
- Bir takım
- Bir tanem
- Bir tek
- Bir temiz
- Bir türlü
- Bir ucundan bir ucuna
- Bir vakitler
- Bir varmış bir yokmuş
- Bir yandan
- Bir yanına eğrilmiş
- Bir yerde
- Bir yerden
- Bir yere
- Bir zaman
- Bir zamanlar
- Bir çarpıda
- Bir çekirdek geri kalmamak
- Bir çuval inciri bebat etmek
- Bir şey
- Bir şey demeden
- Bir şey değil
- Bir şey olmak
- Bir şey söylemeksizin
- Bir şeyler
- Bira
- Bira bardağı
- Bira fabrikası
- Biracı
- Birader
- Biraz
- Biraz önce
- Birazcık
- Birazdan
- Birbiri
- Birbirine
- Birbirine bağlamak
- Birbirine bağlı
- Birbirine girmek
- Birbirini izleyen
- Birden
- Birden fazla
- Birdenbire
- Bire bin katmak
- Bire bin kazanmak
- Birer
- Birey
- Bireysel
- Bireysel yaklaşım
- Bireysellik
- Biri
- Biricik
- Birikim