Все страницы
Турецко-русский словарь | http://www.ansiklopedi.dilbydil.com | Энциклопедия турецкого языки
- Yağmur
- Yağmur boşanmak
- Yağmur kuşağı
- Yağmur suyu borulama işleri
- Yağmur yemek
- Yağmura tutulmak
- Yağmurlu
- Yağmurluk
- Yağmursuz
- Yağsız
- Yağı
- Yağı alınmış
- Yağır
- Yağız
- Yağış
- Yağış şiddeti
- Yağışlı
- Yaş
- Yaş dökmek
- Yaş grubu
- Yaş haddi
- Yaş ortalaması
- Yaş pastası
- Yaş tahtaya basmak
- Yaşa
- Yaşam
- Yaşam boyu eğitim merkezi
- Yaşam dengesi
- Yaşam kalitesi
- Yaşam mücadelesi
- Yaşam tarzı
- Yaşam tüyosu
- Yaşamak
- Yaşamla başa çıkabilecek
- Yaşamsal
- Yaşamını bağışlamak
- Yaşanan
- Yaşanmak
- Yaşantı
- Yaşarmak
- Yaşasın
- Yaşatmak
- Yaşayan
- Yaşayış
- Yaşayış şartları
- Yaşlanma
- Yaşlanmak
- Yaşlarını tutmamak
- Yaşlı
- Yaşlı adam
- Yaşlı başlı
- Yaşlı kadın
- Yaşlıca
- Yaşlılık
- Yaşlılık aylığı
- Yaştan kuru çıkmak
- Yaşça
- Yaşı daha büyük
- Yaşı daha küçük
- Yaşı ilerlememiş
- Yaşına basmak
- Yaşına girmek
- Yaşıt
- Yedek
- Yedek akçe
- Yedek güç ünitesi
- Yedek parçası
- Yedek subay
- Yedi
- Yedi canlı
- Yedi gömlek uzak
- Yedi kubbeli hamam kurmak
- Yedinci
- Yedirmek
- Yedisinden yetmişine kadar
- Yedişer
- Yegâne
- Yehuda
- Yeis
- Yeksan
- Yekvücut
- Yekvücut olmak
- Yel
- Yel değirmeni
- Yele
- Yele vermek
- Yelek
- Yeleken
- Yelken
- Yelken açmak
- Yelken balığı
- Yelken bezi
- Yelken sporu
- Yelkencilik
- Yelkenli
- Yelkovan
- Yelmek
- Yelpaze
- Yeltenmek
- Yem
- Yeme
- Yeme içme
- Yemeden içmeden kesilmek
- Yemek
- Yemek bağımlısı
- Yemek borusu
- Yemek dersi
- Yemek dolabı
- Yemek istemek
- Yemek kaşığı
- Yemek kitabı
- Yemek kuyruğu
- Yemek listesi
- Yemek masası
- Yemek odası
- Yemek pişirmek
- Yemek planı
- Yemek salonu
- Yemek seçimi
- Yemek tabağı
- Yemek tarifi
- Yemek vagonu
- Yemek yapmak
- Yemek yemek
- Yemek çubukları
- Yemek üstü şarabı
- Yemekli vagon
- Yemeksiz
- Yemekten önce
- Yemen
- Yemin
- Yemin etmek
- Yeminle temin etmek
- Yeminli olmak
- Yemiş
- Yemiş vermeyen
- Yemlik
- Yemyeşil
- Yen
- Yenge
- Yengeç
- Yengeç Dönencesi
- Yengi
- Yeni
- Yeni Ay
- Yeni Delhi
- Yeni Zelanda
- Yeni başlayan
- Yeni baştan
- Yeni doğan bebek
- Yeni evliler
- Yeni sözcükler sözlüğü
- Yeni ufuklar açmak
- Yeni uyanan
- Yeni çağ
- Yeni çıkan
- Yenibahar
- Yeniden
- Yeniden basmak
- Yeniden başlatma
- Yeniden başlatmak
- Yeniden boyutlandırma
- Yeniden doğmuş gibi olmak
- Yeniden etkinleştirmek
- Yeniden hesaplama
- Yeniden kurmak
- Yeniden vermek
- Yeniden yapmak
- Yeniden yapılanma
- Yeniden yazmak
- Yeniden örgütlemek
- Yeniden örnekleme
- Yeniden üretme
- Yenidoğan taraması
- Yenik
- Yenik düşmek
- Yenilebilen
- Yenileme
- Yenilemek
- Yenilen
- Yenilenen
- Yenilenme
- Yenilenme süreci
- Yenilenmek
- Yenilenmiş
- Yenilenmiş basım
- Yenileyici
- Yenilgi
- Yenilgiye uğramak
- Yenilgiye uğratmak
- Yenilik
- Yenilikçi
- Yenilikçilik
- Yenilmek
- Yenisey
- Yenmek
- Yepyeni
- Yer
- Yer almak
- Yer altı
- Yer altı garajı
- Yer altı geçidi
- Yer altı kaynakları
- Yer altı park yeri
- Yer altı yolu
- Yer altında
- Yer ayırtmak
- Yer bilimci
- Yer bulmak
- Yer elması
- Yer fıstığı
- Yer fıstığı yağı
- Yer gösterici
- Yer hizmetleri
- Yer kabuğu
- Yer kaplamak
- Yer küresi
- Yer sarsıntısı
- Yer yarılıp içine girmek
- Yer yer
- Yer yurt
- Yer yuvarlağı
- Yer çekimi
- Yer şekilleri
- Yeraltı
- Yeraltı dünyası
- Yerde kalmak
- Yerden tavana kadar
- Yerden yapma
- Yerden yere
- Yere düşmek
- Yere vurmak
- Yere yığılmak
- Yerel
- Yerel düzeyde
- Yerel para birimi
- Yerel yasalarla uyum içerisinde olmak
- Yereşeği
- Yergi
- Yeri yıkamak
- Yerin dibinden olsa bile bulmak
- Yerin dibine geçmek
- Yerin dibine girmek
- Yerinde
- Yerinde durmamak
- Yerinde saymak
- Yerinde söylemek
- Yerinde yeller esmek
- Yerinden oynatmak
- Yerine
- Yerine gelmek
- Yerine getirmek
- Yerine geçmek
- Yerini almak
- Yerini bulmak
- Yerini değiştirmek
- Yerini tutmak
- Yerküre
- Yerle bir etmek
- Yerle yeksan etmek
- Yerlere dökmek
- Yerleri silmek
- Yerleri süpürmek
- Yerleri tahtaları silmek
- Yerleşik
- Yerleşim
- Yerleşim alanı
- Yerleşim yerleri
- Yerleşke
- Yerleşme
- Yerleşmek
- Yerleşmiş
- Yerleştirmek
- Yerli
- Yerli mallar
- Yerli yerinde
- Yerli yerine koymak
- Yerli yerine oturmak
- Yerli yersiz
- Yermek
- Yersiz
- Yersiz yurtsuz
- Yeryüzü
- Yerçekimi yasası
- Yetenek
- Yetenek geliştirmek
- Yetenekli
- Yeteneklilik
- Yeteneksiz
- Yeter
- Yeter derecede
- Yeter ki
- Yeteri kadar
- Yeterince
- Yeterli
- Yeterlik
- Yeterlik eylemi
- Yeterlikli
- Yetersiz
- Yetersizlik
- Yetersizlik eylemi
- Yeti
- Yetim
- Yetim kalmak
- Yetinmek
- Yetirmek
- Yetişkin
- Yetişmek
- Yetiştirilmek
- Yetiştirme yurdu
- Yetiştirmek
- Yetki
- Yetki dağılımı
- Yetki ve görev ayrımı
- Yetki ve sorumluluk alanı dışında
- Yetki vermek
- Yetkili
- Yetkili makamlar
- Yetkililer
- Yetkin
- Yetkinlik
- Yetkisini kullanmak
- Yetmek
- Yetmezlik
- Yetmiş
- Yevmiye
- Yevmiye defteri
- Yevmiye numarası
- Yeğ
- Yeğen
- Yeğlemek
- Yeğni
- Yeşermek
- Yeşil
- Yeşil ışık yakmak
- Yeşilimsi
- Yeşilimtırak
- Yeşillenmek
- Yeşillik
- Yeşilsi
- Yeşim
- Yeşu
- Yilim
- Yine
- Yine de