Все страницы
Турецко-русский словарь | http://www.ansiklopedi.dilbydil.com | Энциклопедия турецкого языки
- Kaynaşma
- Kaynaşmak
- Kaytan bıyıklı
- Kaytarmak
- Kayık
- Kayık geçidi
- Kayık köprüsü
- Kayık salıncak
- Kayık tabak
- Kayık tutmak
- Kayıkhane
- Kayıkla gezmek
- Kayıkçı
- Kayın
- Kayın ağacı
- Kayınbaba
- Kayınbirader
- Kayınpeder
- Kayınvalide
- Kayıp
- Kayıp eşya bürosu
- Kayıp yaşamak
- Kayıplara karışmak
- Kayırmak
- Kayırıcı
- Kayısı
- Kayısı ağacı
- Kayıt
- Kayıt bilgileri
- Kayıt cihazı
- Kayıt defteri
- Kayıt dışı
- Kayıt dışı ekonomi
- Kayıt memuru
- Kayıt yapmak
- Kayıt yaptırmak
- Kayıt yönetimi
- Kayıt ücreti
- Kayıtsız
- Kayıtsız kalmak
- Kayıtsız kayıtsız
- Kayıtsız şartsız
- Kayıtsızca
- Kayıtsızca bir tavır takınmak
- Kayış balığı
- Kaz
- Kaz ciğeri
- Kaz eti
- Kaz palazı
- Kaz sesi
- Kaz tüyü
- Kaz yumurtası
- Kaza
- Kaza geçirmek
- Kaza raporu
- Kaza yapmak
- Kaza yeri
- Kazaen
- Kazak
- Kazakistan
- Kazakistanlı
- Kazakça
- Kazan
- Kazan dairesi
- Kazanan
- Kazandırmak
- Kazanmak
- Kazanç
- Kazançlı
- Kazanım
- Kazara
- Kazaya uğramak
- Kazayağı
- Kazayla
- Kazma
- Kazma kürek
- Kazmak
- Kazı
- Kazı yapmak
- Kazık
- Kazık atmak
- Kazık ayak
- Kazık yemek
- Kazıklamak
- Kazılmak
- Kazımak
- Kazınmak
- Kazıntı
- Kaç
- Kaça
- Kaça kadar
- Kaçak
- Kaçak av
- Kaçak gitmek
- Kaçak yolcu
- Kaçakçı
- Kaçakçılık
- Kaçakçılık masası
- Kaçamak
- Kaçamaklı
- Kaçar
- Kaçkın
- Kaçma
- Kaçmak
- Kaçta
- Kaçtan
- Kaçık
- Kaçılmak
- Kaçıncı
- Kaçınmak
- Kaçınılmaz
- Kaçırmak
- Kaçış
- Kaçışmak
- Kağan
- Kağnı
- Kaş
- Kaş göz etmek
- Kaş kalemi
- Kaş yapayım derken göz çıkarmak
- Kaş çatmak
- Kaşak
- Kaşar
- Kaşar peyniri
- Kaşarlanmış
- Kaşe
- Kaşe basmak
- Kaşkol
- Kaşla göz arasında
- Kaşları çatmak
- Kaşları çatılmak
- Kaşlı gözlü
- Kaşık
- Kaşıklar takımı
- Kaşıklık
- Kaşımak
- Kaşınmak
- Kaşıntı
- Kebap
- Kebe
- Keder
- Keder günü
- Kederlenmek
- Kederli
- Kedi
- Kedi-fare oyunu
- Kedi balığı
- Kedi ciğere bakar gibi bakmak
- Kedi gibi dört ayak üstüne düşmek
- Kedi ile harara girmek
- Kedi ile köpek gibi olmak
- Kedi köpek gibi yaşamak
- Kedi yavrusu
- Kedigiller
- Kefal
- Kefalet
- Kefaretini ödemek
- Kefen
- Kefil
- Kefil olmak
- Kefir
- Kehribar
- Kek
- Kek fırçası
- Kek hamuru
- Kekelemek
- Kekik
- Kekik otu
- Keklik
- Keklik otu
- Keklikotu
- Kekre
- Kekremşi ekşi
- Kekresi
- Kel
- Kel başa şimşir tarak
- Kel kafa
- Kel kafalı
- Kelam
- Kelebek
- Kelebek gözlük
- Kelebek makarna
- Kelek
- Kelepir
- Kelepçe
- Kelepçelemek
- Kelepçeli kek kalıbı
- Kelime
- Kelime grubu
- Kelime hazinesi
- Kelime kökü
- Kelime öğretim kartları
- Kelimenin tam anlamıyla
- Kelimesi kelimesine
- Kelle
- Kelle koltukta
- Kelle kulak yerinde olmak
- Kellesini uçurmak
- Kelleyi vermek
- Kem
- Kemal
- Kemale gelmek
- Keman
- Keman kaş
- Keman yayı
- Keman çalmak
- Kement
- Kemençe
- Kemer
- Kemer ayağı
- Kemer burun
- Kemerini sıkmak
- Kemerli
- Kemik
- Kemik atmak
- Kemik gibi
- Kemik kömürü
- Kemik yalayıcı
- Kemik zarı
- Kemikleri sayılmak
- Kemiklerini kırmak
- Kemiksiz
- Kemirgen
- Kemirici
- Kemirilmek
- Kemirmek
- Kemiğe işlemek
- Kemiğe kadar
- Kemlik
- Kenar
- Kenar boşluğu
- Kenara inmek
- Kenara çekilmek
- Kenarda
- Kenarlı
- Kendi
- Kendi aile ocağında yaşamak
- Kendi evinde gibi hissetmek
- Kendi içine dönerek bir soru sormak
- Kendi kendine
- Kendi kendine demek
- Kendi kendine düşünmek
- Kendi kendine hizmet
- Kendi kendine konuşmak
- Kendi kendine kızmak
- Kendi kendine mırıldanmak
- Kendi kendini doğrulayan kehanetler
- Kendi kendini yemek
- Kendi nefsini düşünen
- Kendi parası karşılığında okuyan öğrenciler
- Kendi portresi
- Kendi çıkarlarını düşünmek
- Kendigider top
- Kendiliğinden
- Kendiliğinden oluşmak
- Kendimce
- Kendinden geçmek
- Kendinden vermek
- Kendine gelmek
- Kendine güven duymak
- Kendine güvenen
- Kendine hâkim olmak
- Kendine iyi bak
- Kendine özel
- Kendini alamamak
- Kendini ateşe atmak
- Kendini beğeniş
- Kendini beğenmek
- Kendini beğenmiş
- Kendini beğenmişlik
- Kendini birinin yerine koymak
- Kendini bulmak
- Kendini dev aynasında görmek
- Kendini dik tutabilmek
- Kendini dinlemek
- Kendini geliştirme
- Kendini göstermek
- Kendini herkese sevdirmek
- Kendini idare etmek
- Kendini kanıtlamak
- Kendini kaptırmak
- Kendini kaybetmek
- Kendini kurban gibi görme
- Kendini kötü hissetmek
- Kendini naza çekmek
- Kendini savunmak
- Kendini sevdirmek
- Kendini tanıtmak
- Kendini toparlamak
- Kendini toplamak
- Kendini tutamamak
- Kendini tutmak
- Kendini yetiştirmek
- Kendini yormak
- Kendini zor tutmak
- Kendini zorlamak
- Kendini öldürmek
- Kendini üstün tutmak
- Kendini üşütmek
- Kendinin efendisi olmak
- Kendir yağı
- Kendisinden geçmek
- Kendisine düşen vazife
- Kene
- Kene gibi yapışmak
- Kenef
- Kenetlenmek
- Kenevir
- Kenevir tarlası
- Kent
- Kent genelinde
- Kental
- Kentleşme
- Kentli
- Kentsel
- Kenya
- Kenyalı
- Kep
- Kepaze
- Kepazelik
- Kepek
- Kepekli
- Kepekli pirinç
- Kepenk
- Kepçe
- Kepçe kulak
- Keramet
- Kerata
- Kerbela
- Kere
- Kereste
- Kerestecilik
- Kereviz
- Kereviz çorbası
- Kerhane
- Kerim
- Kerpeten
- Kerpiç
- Kertenkele
- Kervan
- Kes
- Kese
- Kese kâğıdı
- Kesek
- Keselemek